ZEYNEP BAKŞI KARATAĞ - USULCA
ZEYNEP
BAKŞI KARATAĞ
|
USULCA
|
CD
ÇIKIŞ TARİHİ: 08.MAYIS.2018 CD RELEASE DATE:08.05.2018
01.
Sardır beni
02.
Sen tabibsin saramassın yaramı feat. Ozbi
03.
Gökyüzünde bölük bölük turnalar feat. Ahmet aslan
04.
Umutsuz
05.
Gül yüzlü sultanım
06.
Yol ayrı düştü
07.
Uğurlama
08.
Kaçma
09.
Odam kireç tutmuyor feat. Ahmet aslan
10.
Ben gidersem sazım sen kal dünyada
11.
Ero xora feat. Umut altınçağ
Zeynep Bakşi Karatağ, tene değen, yüze çarpan, gönlü
okşayan sesiyle, anlattığı masalların Mozaik’ten sonra ikinci bölümü için
uzattı çiçeklerini bir bir. Sakin sakin, usul usul, sevgisi gönlümüzde, gülüşü
yüzümüzde ışıldayan Zeynep, yürüdüğümüz yollarda "Usulca” ile çıkıyor karşına
bu kez, bütün samimiliğiyle.
Ozbi kavgaya ölüme gider gibi giden bir asi. Zeynep sesine
çığlık yazılmış bir aşık. Muhlis Akarsu’nun "Sen Tabipsin Saramazsın Yaramı”
türküsünde bir araya geliyor bu ikili. Yağmuruna, yoldaşına, soluğuna bir
nazende sunuyor.
Grup Yorum’un en güzel ve en içli şarkılarından birisi
var Usulca’da: "Uğurlama”. Eski bir zamanı, eskimemiş dostlukları hatırlatır
her seferinde. Öyle de yapıyor Zeynep "Sızılı bir ırmak uğurlar seni/ su olup
akarsın kır çiçeklenir...” derken.
Hüznünde yakalarsak bir çocuğu, onun gülüşü bize
papatyalar toplatır. Zeynep bizi bir aşkın kokusunda bekliyor ve ekliyor:
"Senden başka kisb-i karı neylerim/ cemâle baktığım kar değil midir?”
Şimdi arkana yaslan. Murat Karatağ’ın muhteşem
düzenlemeleri ve Zeynep’in belki de ilk kez şahit olduğumuz sesinin bu denli
güçlü yanı seni, beni, hepimizi büyük bir yolculuğa çıkarıyor. Büyük bir ekip,
baslar, ziller... Yılmaz Güney’in Filiz Akın’a bakışı,Umutsuzlar filmi… Yalçın
Tura’nın unutulmaz bestesi bu kez Zeynep’in sesinde ‘umut’ buluyor: "Soluyor
gülümüz, kırılmış dalımız/ Perişan halimiz nedendir "
Zeynep, sümbül gibi Anadolu iken lale gibi de Batı’dır.
Sesinden dinlediğimiz türkülerin yanında "Usulca” albümüyle beraber bu kez
kendi sözünü yazmıştır. Downtempo ve
lounge türdeki Kaçma şarkısının altyapısında yine Murat Karatağ imzası var.
Başını iki elinin arasına alıyorsun. Buğulu bir pencere
karşında puslu bir gece içinde. Ahmet Aslan bir yerde, Zeynep ötesinde...
Söylüyorlar: "odanı kireç eyle/ yüzünü güleç eyle...” Kederin karanfili yakanda
bundan böyle.
Sevgi çiçeğinin kırmızısından turnalar geçerse, aşık öyle
söyler sözünü. Zeynep’in elinden alıyoruz sevgi çiçeğini. Öyle ki, gök yüzünde bölük bölük turnalarla
dost eline uğrar yollarımız.
Umut ve neşe, ayrılık ve vuslat... Yol ayrı düştüğünde
dört yapraklı bir yonca uzatır Zeynep: "Ağlama sevdiğim, yol ayrı düştü...”
"Ben gidersem
sazım sen kal dünyada” diyor Aşık Veysel’in sesinden. Gölgelik yerin ferahlığı
misali ya Zeynep; onun sesi tutuşturuyor bir gülü, her derde o ortak oluyor.